16 Nisan 2020 Perşembe

Şiir deyip geçme sakın

Nazim'dan Orhan'a, Shakespeare'den Puskin'e, Goethe'den, Attila'ya, Cemal'den, Faruk'a...
Ama illa Orhan, illa Orhan.

Serbest siir sevdigimden midir, Orhan Veli hep en basta benim icin. Bunun icin verdigi edebiyat savasindan midir bilmem ayrica da...

Baba der ki; "Simdi evime girsem bile, biraz sonra cikabilirim. Madem ki bu esvaplarla ayakkaplar benim ve madem ki sokaklar kimsenin degil"
Şiirlere siginin bu gunlerde... Gunes'in sicagindan farki yoktur onlarin. Bir fincan kahveyi anlamli kilar; Cemal'in yazdiklarina gulerken, bakmissin Attilla ile agliyorsun.

" Pencere, en iyisi pencere; gecen kuslari gorursun hic olmazsa, dort duvari gorecegine"

Siirle buyuyebilseydi bu millet. Sadece siirle, o bile yeterdi bence.




Merhaba Halikarnas Balıkçısı

  Merak ettiğim bir oyundu “Merhaba Halikarnas Balıkçısı” Sebebi kırmızı çizgilerimden biri olan M. Cevat Şakir anlatısı olması. Bu bir an...