8 Kasım 2021 Pazartesi

Çığlık

 



Dışavurumcu – duyguların ve iç dünyanın dışa aktarımı- ressam Edvard Munch’un “Çığlık” adlı meşhur tablosundan esinlenilerek yazılmış bir oyun. Tabloya baktığımızda çoğumuz aynı anlamı yükleriz ona… Adı üzerinde çığlık. Önce şunu düşünmek lazım; insan neden çığlık atar?

Bir düşünür; “sanat anlatma arzusudur” der. Çığlık içimizdeki kaostan doğar. Bir ressam çığlığı böyle resmetmiş, bir sahne sanatçısı bu tabloya bakarak da bir oyun çıkarmış.

Oyunun temel özelliği diyalogsuz oluşu. İşte burada sahne sanatının eylemsel boyutunu görüyoruz. Aslında oyun çok katmanlı. Çığlık’ın gölgesinde birçok duyguyu yaşıyor ve yaşatıyor.

Oyuncu, yere kapanmış ve ağzında koca bir elma ile karşılıyor bizi. Bu elmaya bile çok anlamlar yükleyebiliriz. Kırmızı başlıklı kızın elması mı yoksa Âdem ile Havva’nın mı? Belki de öylesine bir girizgâh… Ama çok iyi kurgulanmış.



Gösteri başladıktan kısa bir süre sonra oyuncu ayağına zincir takıyor ve zincirin diğer ucunu sandalyeye bağlıyor. Buna da yine birçok anlam yüklenebilir. Özgürlüğe atıf, tutsaklığa atıf, bilinçaltı, bilinçdışı… Her şey olabilir.

Oyun çok katmanlı demiştim; içinde cinnet de var, yoksunluk var, çaresizlik var, inanç da var… Hatta sonlara doğru bir namaz sahnesi var insanın samimiyetinin ele alındığı. Oyunu Metehan Budak yazmış, aynı zamanda hem yönetiyor hem de kendi oynuyor.

Konuşmadan sadece mimik ve beden diliyle bir saat boyunca sahnede kalmak çok da kolay bir şey değildir.

Kaos adlı tabloyu sahnede izlemek güzeldi. Doyurucu ve besleyici bir performanstı. Oyun esnasında; bağımlılıklarımızla yüzleştik, iç dünyamızı gördük, ne kadar samimiyiz, ne kadar değiliz onu gördük. Biraz iyiydik biraz da kötü… Bazen duyarlı bazen de tam tersi.

Çığlık bazen havalı/kibirli bir insan ama arkasını döndüğünde tam bir zavallı… Yok mu etrafımızda böyle birileri. Belki de sen belki de ben… Bazı eserler bizi içimizdeki “ben” ile yüzleştirir, işte bu eser de öyle.

Teşekkürler Metehan… Çok güzel bir eser çıkartmışsın.

btl

Merhaba Halikarnas Balıkçısı

  Merak ettiğim bir oyundu “Merhaba Halikarnas Balıkçısı” Sebebi kırmızı çizgilerimden biri olan M. Cevat Şakir anlatısı olması. Bu bir an...